T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
ORDU / FATSA - Şehit Kerem Çalışkancı İlkokulu

DEĞERLER EĞİTİMİ

Değer olarak sunulan kuralların fiziksel, kültürel, ahlaki olarak yetişkinler tarafından sunulması ve çocuklar tarafından olduğu gibi kabul edilmesinin beklenmesi dışa bağımlı ahlaki gerçekçiliği, sonuca odaklı ve cezadan kaçınmaya dayalı bir zihni besler. Nitekim "yalan söyleme (evrensel ahlak)" "çikolata yemekten sonra yenir (ebeveyn beklentisi)" "ıslak zeminde koşma (fiziksel gerçeklik)" ve "bayramlarda büyüklerin ellerinden öpülmesi" (kültürel beklenti) gibi beklentileri sıraladığımızda, bunların hepsi bağlam ve gerekçelerinden uzaklaşacak, cezadan kaçınmak için yapılacaklar listesinde aynı kefeye koyulacaktır. Değerin merkezde olduğu bir eğitim, öncelikle bilişsel, sosyal, duygusal ve fiziksel alanlarda gelişimsel uygunluğa dayanmalı ve bağlam-değer ilişkisi kurularak, başkasının bakış açısını anlama, deneyimleriyle ilişkilendirme, anlamlı olma, olumluya odaklanma gibi özelliklere sahip olmalı. Özellikle de vurgulanmalıdır ki, iyi insan olmaya dair desteklenecek duygusal yönelim, korku, kaygı, nefret ve suçluluk gibi olumsuz duygulardan değil de, sempati, empati ve saygı gibi olumlu duygulardan beslenir. Tabii öncelikle de çocuğun içinde bulunduğu ortamın ve yetişkinlerin o değerleri taşıması ve yaşatması gerekmektedir. Yani, sevgi ya da saygı birer değer olarak ele alınacaksa, önce çocuklar sevilmeli ve çocuklara saygı duyulmalı. Sonra evde, sokakta ve okulda o kültür yaratılmalı ve yaşatılmalı.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 09.12.2019 - Güncelleme: 02.01.2025 14:10 - Görüntülenme: 706
  Beğen | 3  kişi beğendi